phoneİletişim 0212 567 4980 | info@badelina.com.tr

Responsive image

Mayo Hakkında

Mayo Bakımı

Mayoya, iyi bir kıyafete gösterilen ilgi kadar iyi bakmalıyız. Mayo hangi marka olursa olsun, eğer gerekli bakım önerilerine dikkat ederseniz, çok uzun yıllar kullanılabilir ve tasarruf edebilirsiniz. Mayonuzu her kullanmudan sonra bir-iki saat içinde elde, soğuk suda ve yumuşak bir sabunla yıkayın. Güneşli yağları, havuzlardaki klor gibi kimyasal maddeler ve tuzlu su, mayonun esnek yapısına ve kumaşına zarar verir. Bu yüzden mayonuzu mümkün olduğunca çabuk yıkamanız gerekiyor. Mayonun suya basılması, çamaşır makinesinde yıkanması, kurutma makinesinde kurutulması ve ıslakken başka giysilerle yıkanması tavsiye edilmiyor. Mayonuzu sıkmadan kurumaya bırakın. Güneş ışığı, kumaş renginin solmasına neden olacağından, mayonuzu uzun süre güneşte bırakmayın. Sıcak su mayolara zarar verir. Bu nedenle mayonuzu sıcak su havuzlarında ve kaplıcalarda kullanmayın.

Mayo Alırken

Günümüzde mayo alıcılarının dikkat etmesi gereken bir çok nokta var. Öncelikle , ıslak kuru gece gündüz farketmeden her ortamda iyi durmalı. Ayrıca son yıllarda gelişen moda sektörü sayesinde, herkesin kendi vücuduna göre bir mayo ya da bikini bulabilmesi, alıcılara çok fazla seçenek sunuyor. Artık farklı renk,çizgi ve kesim hileleriyle, tek bir mayoyla ince bir bel uzun bacaklar, dolgun göğüsler veya dik kalçalar elde etmek mümkün. Örneğin dolgun görünüm için kırmızı, portakal rengi,sarı ve beyaz gibi sıcak renkler;İnce bir görünüm için mavi , yeşil, turkuaz ve siyah seçebilirsiniz. Dikey çizgiler vucudu daha uzun gösteriyor; yatay çizgiler genişlik kazandırıyor. Çapraz çizgilerse, vücut çatlaklarını, yarattığı göz yanılmasıyla belirginlikten uzaklaştırıyor. Çizgilerle ve farklı kesimlerle,kalçaları da değişik göstermek mümkün. Bu özellikler farklı modellerde birleşebiliyor. Örneğin, “Blusuon” modeli bel hatlarını ortaya çıkarmıyor, dikkati kalçalara çekiyor. Bu model,kalın ve bel boyu kısa kadınlar için uygun. “Mailot” ise klasik sırtı açık tek parça bir boya. En çok tercih edilen modellerden biri; Çünkü çoğu kadına en iyi görünüm veriyor. “Dressmaker”, bacaklarının üst kısımlarını kapamak isteyen kadınlar için en ideal model. Kısa bir etek istenmeyen bölgeleri örtüyor. “Tunic”, çatlakları kapamak için uygun.

Mayonun Tarihi

Antik yunandaki ilk plaj kıyafetlerinin kullanılmasından hemen sonra, toga denen dikişsiz uzun ve beyaz çarşaflar gündeme geldi. Toka, antikçağlarda epeyce popüler oldu. Sicilya da piazza armenia harabelerindeki antik bir villada, günümüz bikinilerine çok benzer giyinmiş kadın mozaikler var. Mayo modası, Romalılardan sonra uzun bir süre rafa kalktı. Nedeni deniz sporlarının bir eğlence değil, terapi unsuru olarak görülmesi…ancak 1700’lerde ,Avrupa da kadın ve erkekler plajlara birlikte gitmeye başladılar. Bu olay özellikle İngiltere ve Fransa da yaygınlaştı. İlk plaj kıyafeti bal peteği şeklinde büzgülü bornozu andıran bir elbiseydi. Bu rahatlıkdan uzak kıyafetlerde stil önemli değildi, gösterişsiz olması yeterliydi. Aslında yapılan tek şey suda havalanıp bacakların açılmasını engellemek için, bornozlara dikilen metal ağırlıklardı. 19. yüzyıla kadar tedavi edici özellikleri nedeniyle kullanılan plajlara, 1840 yılından itibaren, eğlence yerleri yaklaşımı egemen oldu. Bu yıllarda, kuzey Amerikalılar kıyılara eğlenmek için gelmeye başladıklarından, planj kıyafetlerinde de ilk büyük değişlik yapıldı. Tren yolarının yaygınlaşması gibi teknolojik gelişmeler, insanların plajlara daha kolay ulaşmalarını sağladı. Buna bağlı olarakda tatillerde plajlara olan rağbet arttı. Gelişen ekonomiyle birlikte insanlar eğlenmeye daha çok zaman ayırmaya başladılar;Kıyı kasabalarına rağbet arttı. Artık plaj giyiminde büyük değişmelerin zamanı gelmişti. İhtiyaç duyulan hem sade hem de yüzme sporlarının rahatça yapılabileceği bir modeldi. İlk mayolar şalvar ve siyah çoraptan oluşuyordu. 1860’larda, teşhiri önlemek için bu modellere iç çamaşırıda eklendi. Kadınlar yinede yüzmekten kaçınıyorlardı. Çünkü, o günlerde yüzmenin yalnız erkeklere göre bir spor olduğu düşünülüyordu. 1800’lerin sonlarında yüzme üniversiteler arasında yaygınlaştı ve olimpiyat sporu oldu. Artık kadınlarda rahatça yüzebilirlerdi. Plaj modası, o günlerde gelişmek için büyük bir fırsat yakaladı. 1800’lerle birlikte, tek parça bir nluz ve pantolondan oluşan “Princess”(prenses) kesimi bulundu. Bu kesimde dize kadar inen ayrı bir etek ve belde düğme kullanılıyordu. Princess modelini çoğu zaman fırfırlı bir başlık tamamlıyordu. Yeni mayo modelleri vücut hatlarını daha çok ortaya çıkarmaya başladı ve bu durum 20. Yüzyıl kadın mayolarında yeni bir çağ açtı. 1907 Avustralyalı Annette Kellerman Amerika’da tek parça bol bir kıyafatle yüzdüğü için yeni bir harekete neden oldu ve tutuklandı. Daha sonraki yıllarda bu model kullanıldı. Mayolar artık daha rahat modaya uygun olmaya başladı. 1920’lerin başında, mayolarda önlük gibi kullanılan etek yerine, alt parçayı örtecek uzunlukta bir üste geçildi.Çoraplar hala kullanılıyordu ama bacaklar diz üstüne kadar açıktı. 1920’lerde tatile ve eğlenceye verilen önem daha da arttı. Nev York Madison Square Garden’da, 1916 mayısının “Bathing Suit Day”(Mayo Günü) olarak kabul edilmesi, ilginin ne kadar büyük olduğunu gösteriyor. Mayolarda daha az parçadan oluşan, daha dar atletik değil, daha seksi modeller tercih edildi. Su sporlarına artan ilgi ve Fransız yüzücülerinin alışılmamış mayo kesimleri, değişimin en önemli nedenlerinden biriydi. Biçimsiz ve rahatsız korseler bırakıldı. Cinselliği ortaya çıkaran modeller tercih edildi. Artık kadınların vücutlarını kapatmaya çalışmıyorlardı. Böylece mayolar gittikçe küçüldü ve daraldı. 1930’larda yeni kuşak modacılar, kullanışlı düzgün ve modern modeller geliştirdiler. Bunun en iyi örneğini, ünlü Bauhaus modeli oluştuyordu. 1934’te, vücudu daha çok saran ve güneşlenmek için omuz askıları indirilebilen mayolar dikildi. 1930’ların sonunda, daha dekolte olan “molded-fit” modeli hayata geçirildi. Bu arada kısa etekli “panel suit” denen model de yaygındı. 1940’larda plaj güzelleri, fotomodel kızlar ortaya çıktı ve mayoları yüksek topuklu terlikler takılar süslemeye başladı. Bunun en heyecan verici örneğiyse, iki parçadan oluşan “bikini” oldu. 5 Temmuz 1946’da modacı Loıs Reard, bu modeli Paris’teki gösterisinde tanıttı. Model adını Amerika’nın nükleer test yaptığı yer olan güney pasifik’teki bikini mercan adalarından aldı. Bikini dünyayı kasıp kavurdu ve mayo sektörünü kökünden değiştirdi. Reard bu modelin, o zamana kadar üretilen en kısa mayo olduğunu söyledi ve “Ne kadar kısa?” sorularına “o kadar kısa ki giyen kadının, annesinin kızlık soyadı dışında her şeyini ortaya çıkarıyor.” Diye yanıt verdi. Savaş zamanı olmaıs, üretimde kumaş kullanımı kısıtlıyordu. Dolayısıyla, az kumaş gerektiren bu model mükemmel bir çözüm oldu. 1950’lerde bir kadın, göüğsleri dolgun olduğu müddetçe arzulanırdı. Kadınlar göüğslerini pamukla takviye ederdi. Pamuk o dönemlerin Wonderbra’sıydı(günümüzün çok ünlü bir sütyen markası). Ancak, mayolarda bu pek rahat bir çözüm değildi. Durumu fark eden Christian Dior, daha rahat bir görünüm için alternatif modeller üretti.1960’lar daha cüretkardı. Rudi Gernrich üstsüz bir model olan monokiniyi ortaya çıkardı. Uzun bacaklı görünmek çok önemliydi. 1970’deki sütyen yakma olayı kadınların sadece göğüsleri için beğenilmesini protesto ediyordu. Sütyensiz giyim moda oldu yeni mesaj “ne görüyorsan onu alırsın” oldu. Göğüsler artık pamukla gizlenmiyordu. Bu durum şaşgınlık yaratmadı ama kadınlar için büyük bir sorun haline geldi. Çünkü hem göğüsleri için beğenilmek istemiyorlardı hemde küçük görünen göğüslerini beğenmiyorlardı. Bunun sonucunda, 1980’de plastik cerrahi yardıma koştu ve silikon modası başladı. Dolgun ve dik göğüslerle kendilerine güvenmeye başlayan kadınlar, daha cüretkar modeller giymeye başladılar. 1984 yılında bikinin yaratıcısı Reard öldüğünde bikini Amerika ve Kanada kıyılarının vazgeçilmez kostümü olmuştu. Ameliyatların yol açtığı sorunlar nedeniyle, 1990’larda ailikon destekli balenli mayolar ön plana çıktı. Çekici bir göğüs dekoltesi çok önemliydi ve bunu sağlamak için bir çok model geliştirildi. “Rio-cut” “Hot pants ” ve tanga adı verilen değişik alt parça modelleri de üretildi. 2000’li yıllara gelindiğinde güzel vucutlu ve cesur genç hanımlar için “monokini” ve “tanga” plajlarda boy gösterdi.